‘Rabbimiz Allah’tır’ diyen sonra da devamlı bu söze uygun yaşayanlara ne bir korku vardır ne de onlar üzüntü çekeceklerdir. İşte bunlar, yaptıklarının karşılığı olarak içinde devamlı kalmak üzere cennetliklerdir. (Ahkâf, 46/13-14)
Allah’ı rab olarak kabul etmek ve bunun gereği olarak istikamet üzere yaşamak İslam’ın kısa bir özetidir. Bu şekilde yaşayanlar cennete gireceklerdir. Cennet müjdesini bizzat melekler onlara getirecektir (Fussilet, 41/30). Bir gün sahabenin biri, “Yâ Rasûlallah! Bana İslam’ı öylesine tanıt ki, onu bir daha senden başkasına sormaya ihtiyaç hissetmeyeyim.” demişti. Allah Resûlü de, “‘Allah’a inandım’ de, sonra da dosdoğru ol!” (Müslim, “İman”, 62) cevabını verdi.
İnsanın dünyadaki en önemli görevi, Allah’ı rab olarak kabul etmek ve bu inanca uygun olarak dosdoğru yaşamaktır.
İstikâmet: Hakka tabi olmak, doğruluk üzere bulunmak, itaat olan şeyleri yapıp isyan olan şeylerden sakınmak.