“Kötü gereçlerle iyi iş görülemeyeceğini anlatmak için “darı unundan baklava, incir ağacından oklava olmaz.” deriz.
“Gerçek dostun üzüntülü ve sıkıntılı günlerde insanı yalnız bırakmayan” kimseler olduğunu anlatmak için “Dost, kara günde belli olur.” deriz.
“Bir düzenin, ayrıntıların değişmesiyle değil de temelinin bozulmasıyla” yıkılacağını belirtmek için “Ağaç kökünden yıkılır” deriz.
“Önemli kimseleri çekemeyip onlara dil uzatan” kişilerin çok olacağını belirtmek için “Ardında yüz köpek havlamayan kurt, kurt değildir.” deriz.
“Ne kadar gizlense de gerçeklerin ortada” olduğunu söylemek için “görünen köy kılavuz istemez” deriz.
“Vakit geçirmeden yola devam edilmesinin” önemli olduğunu anlatmak için “yolcu yolunda gerek” deriz.
“Bir işe girişenin, o işin güçlüklerini veya masraflarını göze” almasının lüzumlu olduğunu belirtmek için “Hamama giren terler” deriz.
Bir “insanın sevdiği kimse veya sevdiği iş yüzünden gelecek sıkıntılara…” katlanması gerektiğini anlatmak için “Gülü seven dikenine katlanır.” deriz.
Bir kimsenin kendisine uygun kişilerle arkadaşlık kurması gerektiğini ve “arkadaşını tanıdığımızda o kişinin de kimliğini” öğreneceğimizi belirtmek için “Arkadaşını söyle...
“İyilik eden kimseye zamanı geldiğinde başkalarının da iyilik…” edeceğini anlatmak için “İyilik eden iyilik bulur.” deriz.
“Birinin başına gelen kötü bir durum senin de başına gelebilir” anlamında kullandığımız atasözüne “gülme komşuna gelir başına” deriz.
“Bilgili kimselerin bulunmadığı (bir) yerde cahil kişilerin bilgiçlik taslayacağını” belirtmek için “Alçak yerde tepecik kendini dağ sanır.” deriz.